Galatasaray, TL Zayıflarken Süper Lig'de Transfer Gücünü Artırdı!
Bu haftaki The Economist sayısında, Türk futbol kulüpleri, özellikle Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş, yüksek maliyetli transferlerin nasıl mümkün olduğunu inceliyor. Türkiye'nin zorlu ekonomik koşulları ve futbol alanındaki stratejik adımlarla bu durumun bağlantıları irdeleniyor. Ekonomik zorluklar, Süper Lig ekipleri için öngörülemez bir fırsata dönüştü.
Avrupa futbolunun yaz transfer dönemi, beklenmedik bir biçimde Türkiye’de gerçekleşen büyük bir transferle gündem oldu. The Economist’in analizine göre, Napoli’nin Nijeryalı forveti Victor Osimhen’in Galatasaray’a 75 milyon euro karşılığında transfer olması, yalnızca Türkiye Süper Ligi tarihindeki en yüksek transfer ücreti değil, aynı zamanda ülkenin mevcut ekonomik sıkıntılarına rağmen futbol kulüplerinin bu denli büyük yatırımlar yapabilmelerinin bir göstergesi olarak öne çıkıyor.
Osimhen’in yıllık net ücreti 15 milyon euroya ulaşıyor; bu rakamı Premier Lig ve La Liga'daki yıldız oyuncularla karşılaştırmak mümkün. Dahası, bu transfer tekil bir durum da değil. Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş, bu yaz Avrupa ve Suudi Arabistan'dan yüksek profilli oyuncularla etkileyici kiralama sözleşmeleri imzaladı. Avrupa kulüpleri tasarruf ederken, İstanbul’un üç büyük takımı transfer konusunda hız kesmedi.
EKONOMİK SIKINTILARIN PARLAK YÜZÜ: ZAYIF LİRA, GÜÇLÜ TRANSFERLER
The Economist, bu dikkat çekici transferlerin arkasındaki sebeplerden birinin Türkiye’nin ekonomik zorluğu olabileceğini ifade ediyor. Yıllarca düşük faiz politikası uygulayan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetimi, enflasyon %85'e çıkmasına rağmen müdahalede bulunmamıştı. Bunun sonucu olarak, Türk Lirası 2021’de 1 euro karşısında 10 seviyesindeyken, 2024’te neredeyse 40’a kadar gerilemiş durumda.
Ancak bu durum, döviz geliri olan kulüpler açısından olumlu bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Galatasaray’ın 2023-24 sezonunda Şampiyonlar Ligi’nden 32 milyon euro kazandığı, İstanbul’un büyük üçlüsünün Avrupa Ligi maçlarından toplamda 45 milyon euro gelir elde ettiği tahmin ediliyor. Ayrıca, Bayern Münih’in Galatasaray’dan Fransız savunmacı Sacha Boey için 30 milyon euro ödemesi, bu döviz akışını destekleyen örneklerden biri olarak dikkat çekiyor.
Kurun bu denli değer kaybetmesi, kulüplerin yerel borçlarını ve iç giderlerini adeta “enflasyonla eritmelerine” olanak tanıdı. 2019-2023 döneminde Türk kulüplerinin euro cinsinden borçları %19 azalmışken, Avrupa kulüplerinin borçları ortalama %40 artış göstermiş. Ekonomik koşullar kısmen düzelmiş olsa da Türk kulüpleri, ellerindeki euroyu yıldız oyuncular için harcamaya devam ediyor.
KISA VADELİ KÂRLI STRATEJİLER
Yüksek maaşlara rağmen oyuncularla bir yıllık kiralık sözleşmeler yapılması, uzun vadeli mali riskleri minimize ediyor. Böylece Avrupa’da daha ileri aşamalara çıkarak yeni euro gelirleri kazanmak mümkün hale geliyor. Lira yeniden değer kaybederse, bu oyuncuların elden çıkarılması kolaylaşıyor.
Fakat Victor Osimhen bu strateji dışında kalıyor. Galatasaray, yıldız futbolcu ile 2024-25 sezonunda kiralık oynadıktan sonra dört yıl süresince geçerli bir sözleşme imzaladı. Geçen sezon 30 maçta 26 gol atarak Süper Lig şampiyonluğunun önemli bir mimarı sıfatını kazandı.
